Kahramanmaraş Orman Bölge Müdürlüğünün Basın Gülen Yüzü Akif Karslı kardeşimiz , dün bize orman yangınları ile alakalı yazı yazar mısınız diyerek mesaj gönderdi..
Dün köşe yazımda : Dünyanın lokal olarak ısındığını Kahramanmaraş Antalya arasındaki ısı farkını yazdım.
Yaz ayları geldiğinde doğayla iç içe olmanın keyfi, maalesef çoğu zaman geri dönülemez acılarla son bulabiliyor. Türkiye'de her yıl binlerce hektar ormanlık alan, insan ihmali yüzünden çıkan yangınlarla kül oluyor. Bu felaketlerin büyük bir kısmının sebebi ne yıldırım düşmesi, ne de doğal afetler... Asıl neden; bir sigara izmariti, söndürülmemiş bir piknik ateşi veya ormana atılan bir cam şişe parçası.
Ne olacak şunun şurasında : Haziran, Temmuz , Ağustos, Eylül aylarında ormanda piknik yapmayalım, yapacaksa mangal yerine kavun, karpuz, domates, biber salatalık türü ile yapalım..
Birinci düşman : Cam Şişe Parçaları.
Çoğu insan farkında değil, ama ormana bırakılan cam şişe parçaları, tıpkı bir büyüteç gibi güneş ışığını yoğunlaştırarak kuru otları tutuşturabilir. Özellikle sıcak ve rüzgarlı günlerde bu durum dakikalar içinde büyük bir yangına dönüşebilir. Camı çöpe atmayıp doğaya atan her el, farkında olmadan bir ormanın kaderini belirleyebilir.
Piknik Ateşi: Keyif Mi, Felaket Mi?
Piknik alanlarında yakılan ateşler, genellikle yeterince söndürülmeden bırakılıyor. Kuru yaprakların ve çalıların bulunduğu alanlarda küçük bir kıvılcım bile büyük yangınlara yol açabiliyor. Ateşin tamamen söndüğünden emin olunmadan alandan ayrılmak, doğayı riske atmakla eşdeğerdir. Sadece birkaç dakikalık ihmalkarlık, binlerce ağacın ve canlının yok olmasına neden olabilir.
Sigara İzmariti: Küçük Görünüyor, Büyük Yakıyor
Araç camından atılan ya da yürüyüş sırasında yere bırakılan sigara izmaritleri, orman yangınlarının başlıca nedenlerinden biri. İçinde köz bulunan bir izmarit, kuru yapraklarla buluştuğunda dakikalar içinde geniş bir alana yayılabilecek bir yangının fitilini ateşleyebilir. Sigara içen bireylerin bu konuda bilinçli olması, felaketlerin önüne geçilmesinde hayati rol oynar.
Ne Yapmalıyız?
Cam atıklarını asla doğaya bırakmamalıyız. Geri dönüşüm kutularına atmalı ya da yanımızda taşımalıyız.
Piknik sonrası ateşi tamamen söndürdüğümüzden emin olmalıyız. Toprakla örtmek veya su dökmek yeterli değildir; közü tamamen soğutmalıyız.
Sigara içen bireyler izmariti kesinlikle yere atmamalıdır. Kapalı bir kutuda taşımak veya uygun çöp kutularına atmak en doğru davranıştır.
Toplum olarak farkındalığı artırmalıyız. Özellikle ormanlık alanlarda uyarı tabelaları artırılmalı, denetimler sıklaştırılmalı, cezai yaptırımlar uygulanmalıdır.
1 ay önce Kahramanmaraş valisi Mükerrem Ünlüer başkanlığında doğada ormanda çöp toplama kampanyası yapılmıştı bunu üç beş defa daha yapmalı, buraya katılanlarada dumansız piknik nasıl olur onu gösterelim..
Kavun, Karpuz, Domates, Biber , Salatalık ile peynir zeytin de ilave edile bilir güzel bir soğuk kahvaltı Türkiye örnek olsun..
Orman yangınları kader değil, ihmalkârlığın bir sonucudur. Bu basit ama etkili üç hata –piknik ateşi, sigara izmariti ve cam şişeler– her yıl yüzlerce orman yangınına neden oluyor. Her birey bu konuda sorumluluk almalı, “benim attığım bir cam şişe ne yapabilir ki?” düşüncesinden uzaklaşmalıdır. Doğa bize nefes veriyor; ona karşı görevimiz, en azından onun yaşamını tehlikeye atmamak olmalıdır.
Doğanın bir çığlığı
Anız yakana en ağır ceza verilmeli, kuşlar, tusbalar, doğaya yararlı binlerce böcek , yanarak ölüyor, asıl doğanın çığlığı ise bu bunun gören var mı ?
Son yıllarda artan sıcaklıklar, kuraklık ve insan kaynaklı hatalarla birlikte orman yangınları dünya genelinde ciddi bir tehdit haline gelmiştir.
Türkiye gibi orman varlığı yüksek olan ülkelerde bu tehdit sadece çevresel değil, aynı zamanda ekonomik ve toplumsal bir kriz niteliği taşımaktadır. Ormanlar yalnızca ağaç toplulukları değil, aynı zamanda canlı yaşamının, su döngüsünün ve iklim dengesinin vazgeçilmez unsurlarıdır. Dolayısıyla her yanan orman, sadece ağaçların değil, geleceğimizin de kül olması anlamına gelir.
Çok uzun bir yazı oldu ama konu orman olunca yazmak gerek Ormancıların çığlığına kulak vermek gerek diyorum..
Orman yangınlarıyla mücadele yalnızca itfaiyecilerin değil, tüm toplumun görevidir. Bu yangınlara karşı atılacak her adım, doğanın kendini yenileme şansına bir katkıdır. Unutmayalım, yanan her ağaçla birlikte bir nefes eksiliyoruz.
Bu ormancının çığlığı değil hepimizin isyanı olsan , Ormanlara sahip çıkalım !
Bugün 13 Haziran 2025 Cuma sevgili okurlarım hepnize hayırlı cumalar diliyorum iyi ki varsınız beni okuduğunuz için teşekkür ederim..