Bu yazıda 30 yıllık kamu görevlisi olarak gözlem, tecrübe ve bilgilerimi paylaşacağım ve önümüzdeki günlerde (24 Haziran seçimlerinden hemen sonra) başlayacak olan “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine göre Bakanlıkların yeniden yapılandırılmasına” ilişkin görüş ve düşüncelerimi açıklayacağım. Sözü uzatmadan hemen görüş ve düşüncelerimin özünü de belirteyim: “Bakanlıklar stratejik yönetim anlayışıyla yeniden yapılandırılmalıdır.”
Evet, bu husustaki görüş ve düşüncemi bu şekilde net olarak belirttikten sonra gelelim ayrıntılara. Bakanlıkların yeniden yapılandırılması ve stratejik yönetim bağlamındaki görüş ve düşüncelerimi aşağıda maddeler halinde sıralıyorum.
1-Anlayış değişikliği gereklidir. Anlayış değişikliği derken öncelikle ehliyet ve liyakata dayalı anlayış değişikliğini kastediyorum.Personelin kurum içerisinde ehliyet ve liyakate göre atama ve yükselmesi sağlanmadan ne yapılırsa yapılsın başarı sağlanamaz. Bir alt amirler bir üst amirine değil, millete hizmet ettiğinin bilincinde olmalıdır. Bunun için de atamalar amirin inisiyatifinden alınmalı ve sınavla yükselme sağlanmalıdır.
2-Bu anlayışla birlikte teşkilatlanmadaki anlayış değişikliği de önemlidir. Artık günümüzde dikey hiyerarşik yapının devri bitmiştir.Örgütlenmede yatay hiyerarşik yapı gereklidir.
3-Bu anlayış değişikliği yanında bir başka gereklilik de, proje bazlı birim kurulması gerekliliğidir. Proje ve hedef varsa birim olmalıdır.Proje ve hedefi olmayan ve geleneksel anlayışla bir Bakanlık içerisinde yer almış tüm birimler kapatılmalıdır.
4-Bir başka anlayış değişikliği de yönetim değil yönetişimin yaygınlık ve geçerlik bulmasıdır. Yönetişimde keskin şekilde yöneten ve yönetilen ayrımı yoktur. Herkes el birliği ve gönül birliğiyle kurumun hedeflerinin gerçekleştirilmesi için çalışmaktadır. Yönetim klasiktir ve eskide kalmıştır. Klasik ve eski kuralların uygulandığı yerde yönetişim olmaz. Günümüzdeki toplumları yönetimle idare etmek zordur ve artık yönetim zamanı değil, yönetişim zamanıdır.
5-Klasik Yönetim devri tarihin derinliklerine gömülmelidir. Klasik Yöneticiler, hukukun üstünlüğünü değil üstünlerin hukukunu esas alırlar. Doğruluğu, adaleti ve hakkaniyeti değil, yağcılığı, yalakalığı ve nefsin arzularını gözetirler. Klasik Yöneticilerin koltuk uğruna feda etmeyecekleri değer yoktur. Klasik Yöneticilerin elinden her şeylerini alın, yalnız o oturduğu makam koltuğunu almayın. Maalesef, durum bu kadar vahim ve bu kadar rezildir. Bu rezil durum yeni dönemde meydana gelmemelidir.
6- Adalet, ahlak ve etik değerlere sözde değil özde önem veren bir yapı ve sistem oluşturulmalıdır.
7-İşi doğru yaptırmak mühim olduğu kadar doğru işi doğru yaptırmak daha mühimdir. Doğru işe yoğunlaşma gerektirecek bir yapı ve sistem oluşturulmalıdır.
8-Şimdiye kadar, “risk yönetimi, iç kontrol, etkinlik, verimlilik, şeffaflık ve hesap verebilirlik” gibi çağdaş yönetime ait kavramlar yalnızca sözde kalmıştır. Bu hususlar sözde kalmamalı ve hayat geçirilmelidir.
Yukarıda 8 maddeyle stratejik yönetime dair kural ve ilkeleri ve yapılması gerekenleri sıraladım. Şimdi de Bakanlıkların yeniden yapılandırılmasında görüş ve düşüncelerimi açıklıyorum.
Öncelikle şunu belirteyim, önümüzdeki dönemde yani Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde mevcut Bakanlık yapısıyla devam edilmesi elbette uygun değil. Çünkü artık parlamenter sistem yok, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Modeli var. Bu modelde Bakanlıkların hantal olmaması, klasik usullerle çalışmaması ve israfların önlenerek etkin ve pratik bir yapılanma sağlanması gerekir.
Bu hususu böylece belirttikten sonra yeni dönemde bulunması gereken Bakanlıkları ve hangi konuların aynı Bakanlık çatısı altında bulunabileceğini yine maddeler halinde sıralayalım.
1-İçişleri ve Güvenlik Bakanlığı: Nüfus ve vatandaşlık işleri, emniyet ve huzur sağlama görevleri, göçmen ve benzeri konular.
2-Maliye, Gümrük, Ticaret ve Ekonomi İşleri Bakanlığı: Kalkınma, ticaret, vergi ve benzeri işler.
3-Bilim, Sanayi ve Çalışma Bakanlığı: Bilim, sanayi, çalışma hayatına dair bütün işler.
4-Adalet Bakanlığı: Kanun ve nizama dair bütün işler.
5-Milli Eğitim, Kültür ve Gençlik Bakanlığı: Terbiye, yetiştirme, manevi değerlerin yaygınlaştırılması, ilim ve öğretime dair bütün işler.
6-Milli Savunma Bakanlığı: Ülkenin dışarıdan gelecek her türlü tehlikeye karşı korunmasına dair bütün işler.
7-Sağlık Bakanlığı: Sağlıklı hayata dair gerçekleştirilmesi gereken bütün işler.
8-Tarım, Orman, Kırsal Kalkınma ve Hayvancılık Bakanlığı: Tarıma ve ormana dair bütün işler.
9- Çevre, Turizm, Şehircilik ve Yerel Yönetimler Bakanlığı: Çevre korumaya, şehirciliğe ve belediyelere dair bütün işler.
10-Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı: Ulaşım, haberleşme ve denizciliğe ait bütün işler.
11-Aile ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı: Ailenin korunması ve geliştirilmesi ile sosyal güvenliğin tesis edilmesi.
12-Enerji ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı: Enerjinin temini ve doğal kaynakların etkin kullanımı.
13-Dışişleri Bakanlığı: AB işleri ve tüm uluslar arası ilişkiler.
İnşallah yeni dönemde az sayıda, ancak stratejik bakış açısıyla kurulan ve etkili, verimli ve ekonomik bir biçimde çalıştırılan Bakanlıklar ile Ülkemizin daha da ilerlemesi ve gelişmesi sağlanır. Umudumuz kuvvetlidir ve bu yöndedir.
Ahmet SANDAL