7 Haziran 2015 seçimlerinden bu yana geçen gün içinde : iş adamlarımız büyük paralar kaybetti..
Piyasalardaki belirsizlik : herkesi korkutmaya başladı !..
Tabandan tavana doğru gidecek olursak: 1 Kasım 2015 Pazar günü yani uzakta değil önümüzdeki Pazar günü tek başına bir hükümet çıkmazsa , bir çok kişi işini kaybedecek..
Öncelik tabanı vuracak: işçilik yaparak evine ekmek götürmeye çalışan garip guruba birinci derecede etkilenecek kişilerdir..
Bugün esnafın arasında dolaşıyorum: Herkes tek başına bir hükümet çıkmazsa, işçi çıkarmak zorundayım, belki iş yerimi kapatırım diyor ve 1 Kasım 2015 Pazar günü sonrası için bugünden tedbirini alıyor.
İkinci darbe ise: Küçük esnafa gelecek.. yani alıp sattığı ile ancak ekmeğini zar zor kazanan küçük esnaf tek başına bir hükümet çıkmazsa işini kaybedecek..
İnşaat sektörü ekonomik krizin içinde: daire satışları durdu, herkes gerildi.. eğer istikrar ve güven ortamı oluşmaz, tek başına bir hükümet çıkmazsa , bir çok müteahhit işini kaybedecek, inşaatı bırakacak.. belki bir çok insanımızda mağdur olacaktır..
Piyasaya güvenerek daire alanların eline karkas inşaat geçecektir..
Ekonominin patronu, Fabrika sahipleri, tüccarımız sanayicimiz ise : bizlerden farklı değiller, piyasada huzur ve istikrar olmayınca onlarda 1 Kasım 2015 Pazar sonrasını hesaplamaya başladılar..
Hayırda : hayır olmuyor, ülkemiz ekonomik sıkıntının ve hükümetsizliğin çilesini çekiyor.. oysa herkes iyi düşünmeli Pazar günü sandık önümüze geliyor..
Yunanistan’ı düşünün !.. AB üyesi ve tam destek verdikleri halde sık sık seçim, hükümetsizlik, ekonomik çöküş, Emekli maaşları ve çalışanların maaşları yüzde 50 kesintiye uğradı..
Avrupa Birliği o kadar para verdi yine kurtulamadı.. halen iniliyor..
Emekli maaşını bu olacak, çalışanın maaşı bu olacak, Askeri ücret 5 bin TL olacak bunları geçelim.. popilis politika yerine : Gerçekleri görelim..
Huzur- İstikrar ve güven ortamı çok önemli !
Hani bir söz vardır: “Midyat’a pirince giderken, evdeki bulgurdan olmayalım”
Yüksek hayallere dalarak, eldekinden olmayalım.. Ülkemizin gerçekleri var , gelirimiz belli giderimiz belli.. ola bilecek bellidir..
Bugün Ak Parti hükümeti var, yarın başka bir hükümet gelecektir..
Şöyle gözümün önüne getiriyorum: Başbakanları, Bülent Ecevit, Süleyman Demirel, Tansu Çiller, Necmettin Erbakan, Turgut Özal, Abdullah Gül , Mesut Yılmaz, Bülent Ulusu, Bakanları sayamayacağım hangisi ne alıp götürdü..
Hükümeti bıraktığında devletin kasasını da mı alıp gitti..?
Olsa niye vermesin ?
Bizim gerçeklerimiz bu bunu kabul edelim, boş vaatlere kanmayalım.. Başbakan Ahmet Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yarın onlarda gidecek yerinde yeni başbakan yeni Cumhurbaşkanı olacak giderken, devletin kasasını mı alıp gidecekler.. ?
Ucuz vaatlere kanmayın: 1 Kasım seçimlerini iyi değerlendirin tek başına bir hükümet çıkarın yoksa hepimiz beraber bu gemi ile batarız..
Herkes herkesi sevecek diye bir şey yok: bir kişi yüzde yüz seviliyorsa orada bir sıkıntı var demektir..
Bizde yıllardır yazıyoruz: yazılarımı okuyup, telefon açarak teşekkür eden var, tenkit eden var, tehdit eden var, eline sağlık diyen var, bizi seven var sevmeyen var..biz bunu böyle kabul ettik..
Eğer yüzde yüz: herkes bizi severse bu ülkede o zaman bir arıza ver demektir..
Bugün söz konusu olan ülkemiz: 2023 de Türkiye’nin dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girmesini istemeyen batı çeşitli oyunlar oynuyor bizde bu oyunlara hemen düşüyoruz..
Türkiye gerçeklerini görmemiz gerekiyor.. tek başımıza bir iktidar çıkarmamız gerekiyor.
Türkiye den başka bir Türkiye yok gidecek yerimizde yok, iyi düşünün ülkemizin geleceği için oy verin tek başına bir iktidar çıkaralım..
Sandıklara sahip çıkalım.. ülkemizin geleceğine oy verelim, adayları sevmeye biliriz ama tek başına bir iktidara ihtiyacımız var..
Karar sizin , mühür elinizde..
İyi günler